Son günlerde kaydedilen iklim değişikliği ile birlikte, bazı bölgelerde doğal afetlerin sıklığında artış gözlemleniyor. Bilim danışmanı Dr. Ali Yılmaz, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin bazı bölgelerinin bu durumdan önemli ölçüde etkilendiğini vurguladı. Yılmaz, "Özellikle Marmara, Ege, Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinde, sel, heyelan gibi doğal afetlerin riski giderek artıyor," dedi. Bu durum, hem devlet hem de vatandaşlar için acil önlemler alınması gerektiği anlamına geliyor.
Birçok bilim insanı, iklim değişikliğinin dünya üzerindeki etkilerinin giderek daha belirgin hale geldiğini ifade ediyor. Türkiye’de de özellikle yaz aylarında yaşanan aşırı sıcaklar, kuraklık ve ani yağış olayları, büyük felaketleri tetikleyebilir. Dr. Yılmaz, bu durumun nedenlerine dikkat çekerek, sanayi faaliyetleri ve ağaç kesimleri gibi insan kaynaklı etmenlerin de önemli bir rol oynadığını belirtti. "Bunlar, doğanın dengesini bozan faktörlerdir ve bu nedenle çeşitli bölgelerde olayların yoğunlaşmasına neden olmaktadır," diye ekledi.
Bilim danışmanı Yılmaz, bu tehlikelerle başa çıkmak için acil bazı önlemlerin alınması gerektiğini ifade ederken, hükümete ve yerel yönetimlere de büyük görevler düştüğünü belirtti. “Öncelikle, bu bölgelerdeki altyapı çalışmalarına hız verilmesi gerekiyor. Dere yataklarının ıslahı, sağlıklı bir şehir planlaması ve ağaçlandırma çalışmaları hayati önem taşıyor," dedi. Ek olarak, halkın bilinçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz, “Yerel yönetimler, toplumsal farkındalık programları düzenlemeli ve vatandaşlara olası tehlikeler karşısında ne yapabileceklerini öğretmelidirler” ifadelerini kullandı.
Özellikle genç neslin bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, “Eğitim müfredatlarına çevre bilinci ve afet yönetimi konularının eklenmesi, uzun vadeli düşünecek olursak Türkiye’nin bu tür sorunlarla başa çıkabilmesi açısından oldukça faydalı olacaktır” dedi. Bodrum, Muğla ve Antalya'nın turizm açısından önemli yerler olduğunu hatırlatan Yılmaz, bu bölgelerde doğal afetlerin gelmesi durumunda telafisi zor koşullar doğurabileceğinin altını çizdi.
Sadece devletin değil, bireylerin de bu konuda üzerine düşen sorumlulukları bulunduğunu söyleyen Yılmaz, "Herkes kendi yaşadığı çevrenin korunmasında aktif bir rol alabilir," dedi. Özellikle enerji tasarrufu ve doğal kaynakların dikkatli kullanımı gibi konulara değinen Yılmaz, bu tür önlemlerin iklim değişikliklerine karşı karşılıklı bir savaş açmak için önemli adımlar olduğunu belirtti.
Sonuç olarak, bilim danışmanı Dr. Ali Yılmaz’ın uyarıları, ülkemizin iklim krizi ile yüz yüzeyken, özellikle bazı bölgelerde daha dikkatli olunması gerektiğini ortaya koyuyor. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, bu tehlikelerin halk sağlığı ve ekonomi üzerinde yaratacağı olumsuz etkiler, önümüzdeki yıllarda daha da artacak gibi görünüyor. Bu nedenle bölgedeki sektörlerin, yerel yönetimlerin ve bireylerin durumu ciddiye alması ve hemen harekete geçmesi gerekiyor.